SANFİLİPPO SENDROMU-MPS TYPELL3

TANIM

Sanfilippo Sendromu olarak bilinen Mukopolisakkaridosis tip 3 temel olarak beyni ve omuriliği (Merkezi sinir sistemi) etkileyen , derece derece artan bir hastalıktır.

MPS 3 ‘lü hastalar genellikle doğumda herhangi bir belirti göstermezler, fakat erken çocukluk döneminde bazı işaret ve belirtiler göstermeye başlarlar. Hastalıktan etkilenen çocuklar konuşmada gecikme ve bazı davranış problemleri yaşarlar. Hareketli, tahrip edici, huzursuz, agresif hale gelebilirler.MPS3 ‘lü çocuklarda uyku bozukluğu çok yaygındır .Bu durum, ilerleyen akli engellere ve kazanılmış becerilerin kaybına sebep olabiliyor (Gelişimin gerilemesi). İlerleyen derecelerde MPS 3 ‘lü insanlarda felç ve hareket problemleri gelişebilir.

MPS 3’ün fiziki özellikleri Mukopolisakkaridosis’in diğer tiplerinden daha az belirgindir.MPS 3’lü bireyler biraz ‘iri’ yüz özelliğine sahiptirler, büyük bir baş(koca kafalılık) , az oranda genişlemiş karaciğer (hafif hepatomegali) , göbek çevresinde hafif öne doğru çıkıntı (göbek fıtığı) veya alçalmış karın ( kasık fıtığı). MPS 3 ‘lü bazı insanlar kısa boy,eklem sertliği veya röntgen ışınlarında görünen çoklu iskelet anomalilerine işaret eden hafif çoğul disostoza sahiptirler.Hastalıktan etkilenen insanlarda genellikle kronik ishal, tekrarlanan üst solunum yolu ve kulak iltihapları gelişir.MPS 3 ‘lü insanlar işitme kaybı ve görme problemleri yaşayabilir.

MPS3 genetik sebepleriyle ayrılan 3A, 3B, 3C, 3D tiplerine bölünmüştür.MPS 3A’ın özellikleri hayatın daha erken döneminde açığa çıkmasına ve daha hızlı gelişmesine rağmen MPS3 ‘ün tipleri benzer işaret ve belirtilere sahiptirler.MPS3 ‘lü insanlar çoğunlukla ergenlik dönemi veya erken yetişkinlik dönemine kadar yaşayabiliyorlar.

 

SIKLIĞI

MPS3 mukopolisakkaridosislerin en yaygınıdır;dört tipin hepsinin tahmini oranı 70 000 yenidoğanda 1.MPS 3A ve MPS 3B, MPS 3C ve MPS 3D den daha yaygındır.

 

GENETİK ŞANS

GNS, HGSNAT, NAGLU ve SGHS genlerindeki mutasyon MPS 3’e sebep olur.Bu genler, ayrıştırılmış gilozaminoglikan(GAG) olarak adlandırılan büyük şeker moleküllerini içeren enzimlere komut verir.GAG’lar aslen mukopolisakkarid olarak adlandırılırlardı.(Bu durum adını burdan almıştır.)GNS, HGSNAT,NAGLU, SGHS enzimleri, heparan sülfat diye adlandırılan GAG’ın yavaş yavaş ayrıştığı alt kümelerinde bulunurlar.

SGHS genindeki mutasyon MPS3A’ a , NAGLU genindeki mutasyon MPS 3B ‘ e , HGSNAT genindeki mutasyon MPS 3C’ e , GNS genindeki mutasyon MPS 3D ‘e sebep olur.Bu genlerdeki mutasyon enzimin fonksiyonunu düşürür veya yok eder. Bu enzimlerden birinin eksiklği heparan sülfatın ayrıştırılmasını aksatır.Sonuç olarak kısmen ayrışmış heparan sülfat hücrelerde özellikle de lizozomlarda birikir.Lizozomlar, hücre içinde molekülleri sindiren ve geri dönüştüren kompartımanlardır.MPS3 gibi durumlar moleküllerin lizozom içinde birikmesine sebep olur (lizozomal birikme hastalığı). Araştırmacılar, GAG’lerin birkiminin lizozomdaki diğer proteinlerin fonksiyonlarına müdahale edip hücrenin normal fonksiyonunu ortadan kaldırdığına inanıyorlar.MPS3 te heparan sülfatın birikmesinin merkezi sinir sistemini neden etkilediği bilinmiyor.

 

KALITIM ŞEKİLLERİ

Bu durum otozomal resesif yapıda kalıtsaldır.Bu da demek olluyor ki her hücredeki genlerin ikisinde de mutasyon var. Ebeveynlerin ikisi de mutasyonlu genin birini taşıyor, fakat genellikle bu durumun belirti ve işaretlerini göstermezler.